8 Nisan 2009 Çarşamba
İsyanım geldi tatil istiyoruuummmm.....
Güzel şeyler yazmak için nasıl bir kabiliyet gerekir acaba?.Hani okunası okudukça etkili olanlardan. Yazan kişinin iç dünyasını, hissettiklerini dışa vuruşunu, vuruşların okur tarafından anlaşılması ve anlaşılır olmanın vermiş olduğu keyif. Bazen televizyon seyrederken, bazen bılaşık yıkarken, bazen de sohbet ederken aklıma öyle ilginç sözler gelir( vay be ne söz oldu ama) derim, bir de peşine gülerim hadi ya sen söyledin de tuttu mu yani hehe..Bazen de aklımdan geçenleri o an not etsem acaba güzel bir yazı çıkar mı ortaya diye düşünürüm. Yok yok çıksa ne olur yani kim senin duygularınla ilgilenicek ki komik olma der geçerim. Aslında ne hoş birşey o an hissettiklerini kağıda dökmek. İnsanın her anı her anına uymuyor ki! Bir bakmışsın doludizgin herşeyi bir arada yapmak istiyorsun. Bir bakmışsın salya sümük ağlamak, bazen karşındakini dinliyormuş gibi yapıp o an başka bir yerde olmak. Geleceği düşünüyor insan bazen. Yaşlı olmak nasıl acaba?. Geçmiş te yaşananlar takılıyor kafaya hatalar, başarılar, umutlar, mutluluklar, üzüntüler, aile, arkadaş, akraba mekan, zaman. Ne çok şey var aklın biriktirdiği. Düşünsenize bunlar ne çok etken insan hayatında. Dalıp giderken biryerlere bu saydıklarımdan hangisindesin acaba.?Muhakkak birinden birinde gezinmişsindir. Bu gezintilerini yaparken de geçirdiğin beyin fırtınasını hiç mi istemedin bir yerlere yazıp rahatlamayı? Rahatlanılıyor mu acaba? Bir de bu tarafı var tabii. Her düşünce bir yol çiziyor her yol bir soru doğuruyor. Sorular cevaplar şeklinde gelip geçiyor ama çözüm sadece somut olarak yer alıyor heralde hayatta. Soyutta kalan yine içerlerde biyerlerde depreşme zamanını bekliyor. Bu yoğun ve karmaşık duygular heralde dışa vurulurken kendine çok özel bir mekan ister gibi geliyor bana. Hadi hayal edelim bakalım. Sanki gözümün önüne gelen resim kartpostal gibi oldu ama heralde öyle biryerde kendimi iyi hissedicekmişim gibi ilk o çıktı karşıma. Hafif rüzgar var.Tek katlı bir ev ve ben o evin yerden yüksek balkonunun kenarına dayanmış, şalıma sarılmış, önümdeki geniş kumsalın kıyısına vuran sakin dalgaları gün batımına karşı seyrediyorum. Aslında seyretmiyorum öylesine içime çekiyorum ki yazdığım bu birbirine karışmış bütün insani duygular orada bilet almış sırasını bekliyor, teker teker geliyor. O güzellikte, o sakinlikte hepsi düzenli bir şekil alıp yerlerine yerleşip huzura eriyor. Soyut kavramlarda çözümlenip yeni karmaşıklıklara, iç savaşlara yer açmanın verdiği keyifle hayalini sonlandırıyor.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
9 yorum:
Evet zihinler çok şey biriktiriyor Aslı. Farkında olmadan kaydettiklerimiz de rüyalarda çıkıyor. Vay canına diyorum, demek bu geçmiş aklımdan, demek kaydetmişim...
MERHABA İNŞALLAH GÜZEL BİR TATİLE ÇIKARSIN
DİNLENİRSİN
Adaşım, benim de kafam karışık. Kafa dinleyecek hiçbir şey yapmadan öylece bakabilecek bir yer varsa bana da tavsiye et lütfen. Haklısın havanın güzelleştiği bu günlerde insanın tatile gidesi geliyor.
Tijen'ciğim bu birikimleri de seviyorum bazen. Düşünen ve farkında olan insanlar olduğumuzun göstergesi gibi geliyor bana.
Çok ihtiyacım var Ayşe'ciğim.Benim dışımda gelişen olayları, benim etrafımda yaşayan ve bana bağlı nefesleri beklemek zorundayım.Teşekkür ederim temennin için...
Bulabilsem ahhh bulabilsem.Ben terketsem beni terketmiyor içerdekiler. Hadi gittin kafa nerede? Kafa gövdenin üstünde.En iyisimi bulunduğun zamanda ve mekanda kendini dağıtabileceğin seni mutlu eden şeylere yoğunlaşmak.Sevgiler adaşım......
Canım, etkinliğe katılmana çok çok sevindim!Seni ekledim bile!
Dilerim senin için çok keyifli bir etkinlik olur!
Sıcacık sevgiler!
aslıcım çok güzel bir yazı olmuş...
aynı şeyleri düşünüyoruz desem....
bende değişik hoş cümleler bulduğumu düşünürüm..ama not edemem...edeceğim zaman o anki güzel cümle yok olur zaten....
ve tek katlı ev konusunda sana tamamen katılıyorum....
ama benim tek farkım şalımla beraber değil tek katlı yerden yüksek balkonlu,denize sıfır ama sakin bir kumsal...balkonda büyük beyaz minderler var....üzerinde uzanmışım düşünüyorum...kafama gölge bacaklarıma güneş vuruyor...
kulağımda kuş ve denizin dalga sesleri...evin etrafında defne ve çam ağaçları var....ılık bir rüzgar onların kokusunu bana ulaştırıyor...
.......
işte ben bu hayali yıllardır kurarım...ne zaman canım sıkılsa kendimi bu evde hayal ederim...
seninle belki komşu oluruz böyle bir evde ne dersin:)
Disalciğim yazımda da belirttim sanırım muhakkak biyerlerde aynı düşüncelerde olduğumuz birşeyler vardır hayatın içinde. Kafa dinlemek için pek çok insan bu yerleri hayal ediyordur. Hayal de bile olsa güzel dimi. Neden olmasın belki zaman olur komşu oluruz:))
Yorum Gönder